Seçime 24 gün kaldı.
Seçim yarışı gün geçtikçe kızışıyor.
Adaylar da biribirlerini yavaş yavaş eleştirmeye başladılar.
Önceki belediye seçimlerinde hep iki parti yarışa girerdi.
AKP ve MHP
AKP üç dönemdir kazanıyor
Bu seçimde yarışa İyi Parti, BBP ve SP de dahil olunca işler karıştı.
Sorgun’da beş bilinmeyenli bir denklem var.
Bu denklemi kim çözecek.
Liderler de sahaya indi.
Herkes birbirine veryansın ediyor.
Seçmen liderlere mi?
Partilere mi?
Adaylara mı?
Projelere mi?
Bol keseden vaatlerine mi?
Neyine oy verecek?
Bu sefer seçmenin; ne lider, ne parti, ne vaad, ne de proje umurunda değil.
Peki ne umurunda, kime oy verecek?
Bu sefer Sorgun seçmeni oyunu,
Adayın;
Cesaretine,
Kişiliğine,
Ferasetine,
Hizmet yapabilirliğine,
Güvenilirliğine,
Kendi iradesiyle hareket edebilirliğine,
Kimsenin kontrolüne girmeyecek olmasına,
Şehri halkıyla birlikte yönetecek olana,
Hayali değil, halka dokunan projeler ortaya koyana,
OY VERECEK
ATATÜRK BULVARI
NEDEN KAPATILIYOR?
Geçen hafta AK Parti Sorgun ilçe irtibat bürosu açıldı.
Açılışa İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da geldi.
Bakan gelecek diye Atatürk Bulvarı sabahtan akşama kadar geliş- gidiş olarak kapatıldı.
İki gün önce de Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez geldi.
Atatürk Bulvarı bu sefer de öğleye kadar kapatıldı.
Anlaşılan 31 Mart’a kadar Bakanlar çok sık gelecekler Sorgun’a.
Yine anlaşılan Bulvar’da sık sık trafiğe kapatılacak.
Bulvar esnafı bu kapatmaya tepkili.
Bulvar esnafı içinden homurdanıyor.
Zaten esnaf zor durumda.
Trafiğe kapatılan Bulvarda hayatta duruyor, alışverişde.
Yetkili ve etkililere bizden hatırlatması.
KİMİN OYU, KİMİN CEBİNDE!
Seçimler gelince cebinde bir tomar oyla dolaşanlar çoğalır.
Kiminin cebinde 50, kiminin 100, kiminin ise en az 500 oyu vardır.
Kişi bu sözde oylarla kendisine bir makam, bir mevki, bir yer açmaya çalışır.
Böyle insanlar her partinin kapısını çalar, nihayetinde birinde güç bela tutunur.
Bu “oy getirme palavrasına” birilerini inandırmak isterken kendisi de inanır gider.
Halbuki böyle insanların bırakın onlarla ifade edilen oy getirmeyi, en yakın ailesinden bile istediği adaya oy kullandırma gücü yoktur.
Açıkça söylemek gerekirse, böylelerinin hanımına bile sözü geçmez.
SİYASETİN CİBİLLİYETİ
Sorgun’da seçim tansiyonu yükseliyor.
Dedikodular ve bazı trol dediğimiz sosyal medya hesapları devreye giriyor.
Gerginleşme atmosferine akl-ı selim hemşehrilerimizin hiçbirinin girmesini istemeyiz.
Beş kutuplu seçimde beş aday da iddialı ve hırslı.
Bu seçimlerde, partilerden ziyade, adaylar üzerinden yarışın gideceği görülüyor.
Karalama yarışı, istenmeyen suçlamalar ve çekişmeler olabilir.
Ama şunu hiçbir zaman göz ardı etmeyelim:
Seçimler gelir geçer. 31 Mart’tan sonra değil, önce de Sorgun’da birlikte yaşadığımızı ve yaşayacağımızı unutmayalım.
Şimdi kavgalılar yarın barışır, kucaklaşır ancak seçimde birbirine küsen kırılan dost, akraba ve arkadaşlar birbirlerinin gönlünü nasıl yapacaklar!
Vicdanınızın sesini dinleyerek sandıkta tercihinizi belirtin.
Seçimin bitip, geçimin başlayacağı, birbirimize muhtaç olacağımız günleri şimdiden hesaba katalım.
Seçimde yarışan adaylar tez barışır. Birbirini en ağır ithamlarla suçlayan liderler de tez barışır. 31 Mart’tan sonra hangi liderin neyi söyleyeceğini, nasıl bir tutum takınacağını kimse kestiremez.
Aka kara, karaya ak demek siyasetin cibilliyetinde var.
Geçmiş bunun örnekleriyle dolu.
Siyasette ters köşe olmakta var. Unutmayın...
Bu haber 3664 defa okunmuştur.